Türkiye'de elektrikli araç şarj noktası sayısı Şubat ayının sonucu olarak bir önceki aya göre yüzde 4 artarak 28 bin 79'a yükselirken, elektrikli araç satışları dikkat çekici hızlar artıyor.

Akaryakıt fiyatlarına yapılan zamlar, çevre bilincinin yükselmesi ve elektrikli araç teknolojilerindeki gelişmelerin ortaya çıkmasında etken oluyor. Enerji sektörlerindeki gelişmeler, bu durumun yakın zamanda şarj istasyonlarının durumunun daha büyük oranlı artışları da beraberinde geleceğine işaret ediyor.

Elektrikli araç satışları ve şarj istasyonu sayısında artış değerlendiren Enerji Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Alper Kalaycı, Türkiye'de elektrikli araç satışlarında yaşanan patlamaları sıcaklıklarla yanıp sönmelerini belirtirken, “Ancak çevreci olarak görülen ve bu merkezde ile satın alınan elektrikli otomobilleri, temizlenmeyen yakıtlar üreten elektrik ile şarj ediyorsak anlamsız bir durum anlamına geliyor.” uyarısında bulundu.

 “ELEKTRİKLİ MOBİLİTE ANA AKIM OLDU”

Türkiye'deki elektrikli araç pazarında bu yıl yüzde 20'lik bir büyüme öngörüldüğünü ve toplam pazarın 120 bin adede ulaşacağının tahmin edildiğini anımsatan Kalaycı, bu kayıtlı elektrikli mobilitenin hızla ana akım hâle geldiğinin önemli bir gösterge olduğuna dikkat çekti.

Elektrik şarjı için daha yüksek elektrik üretimine ihtiyaç duyulacağına işaret eden Kalaycı, "Bu üretimin temiz enerji kaynaklarından oluşumunun yoğunluğunu vurguluyoruz. Çevreci makineleri elektrik de temiz enerji kaynaklarından üretilmeli. Mart 2025'ten itibaren 117 bin 876 MW'lık bir başarı elde eden elektrik enerjisi kurulu gücümüz içerisinde, ithal kömür, linyit, taşkömürü, tükenit gibi hidrokarbon kaynaklarından yapılan üretimin dağıtımı 46 bin 763 MW ile yaklaşık 40'a karşılık geliyor. Çevreci olduğumuzu varsaydığımız elektrikli araçlar, çevreyi kirleten ya da ithal kaynaklarla elde ettiğimiz elektrikle şarj etmek sağlıklı değil.” dedi.

 “KÜRESEL BİR ÇIKMAZA GİREBİLİR”

2024 yılı boyunca küresel elektrikli araç satışları 2023'e göre yüzde 25 artarken, dünya çapında 17,1 milyon elektrikli araç satışıyla tüm zamanların rekorunun kırıldığını hatırlatan Alper Kalaycı, Çin'deki elektrikli araç satışlarının yıllık bazda yüzde 40 artışla 11 milyona ulaştığını, dünyada geçen yılki elektrikli araç satışının yüzde 65'inin sadece Çin'de yapıldığını vurguladı.

Dünya çapında elektrik araçlarının 2030 yılında 300 milyona saklanmasının beklendiği bilgileri veren Alper Kalaycı, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Elektrik ile şarj edilen araçlar sadece otomobiller ile sınırlı değil. Drone, elektrikli bisiklet, scooter gibi küçük araçların yanında elektrikli otobüsler, kamyon, yat gibi araçlar ile elektrikle küresel bir çıkmaza girilme olasılığı de mevcut. En az temiz enerji üretimi kadar bir diğer konu ise hayatta yetersizlikler olarak öne çıkıyor. Bugün orta segment bir elektrikli araç 7 saate varan uzun süre bağlandığında 7,4 kW elektrik ihtiyacı. Hızlı bu ihtiyaç 22 kW'a kadar çıkıyor. Bir AVM'nin otoparkında ya da bir sitenin otoparkında aynı anda 20 araç hızlı şarja başladığı düşünülürse, bir anda çok yüksek bir elektrik doğabiliyor.Ortak alan trafolarının çok sınırlı kapasitesine sahip olduğu düşünüldüğünde, aracın şarjlarının sadece uzun süreli ve düşük güçte patlama meydana geldiği görülüyor. Sistemin aşırı tükenmesini engelleme amacı ile şarj sistemi olan site ve AVM'lerde yenilebilir enerji elde etme sistemdeki tüketimi azaltırken, elektrikli araçlarımızı da temiz ve yedek enerji ile şarj edilebilirliği sağlar.”